Rumelihisarının adı Fatih vakfiyelerinde Kulle-i Cedide; Neşri tarihinde Yenice Hisar; Kemalpaşazade, Aşıkpaşazade ve Nişancı tarihlerinde Boğazkesen Hisarı olarak geçmektedir.
Rumelihisarı, karşı kıyıdaki daha
Klasik Türk kale mimarisinin bu güzel örneği bütün heybeti ile Boğaziçi''ni süsler. 1950’li yıllarda yapılan
“...Kendi arâzim üzerinde gönlüm istediği şeyi yapmama karşı gelmeniz için, elinizde ne hak ve ne de kudret vardır. İki kıyı benimdir. Anadolu kıyısı benimdir. Çünkü halkı, Osmanlılardan meydana gelmektedir. Rumeli kıyısı da benimdir. Çünkü siz savunmasını bilmiyorsunuz. Gidiniz efendinize söyleyiniz ki, şimdiki Osmanlı Pâdişâhı, evvelkilere benzemez!”
Hisarın projesi, yapılacak surların, burçların, kapıların yerlerini, aralık ve mesâfelerini, bizzat Sultan Mehmed Hanın tespit ettiği hususlar dikkate alınarak Mîmâr Muslihiddîn Ağa tarafından çizilmişti. 15 Nisan 1452 günü temel atılarak büyük hızla kalenin inşâsına başlandı. Bizzat Sultanın, vezirlerin, paşaların, amele gibi çalıştığı inşâat, çok güzel bir plânlama ve sorumluluk dağıtımı ile devâm ediyordu. İş bölümü ve çalışanların vazîfeleri bizzat Sultan Mehmed Han tarafından tâyin ediliyordu. Boğazkesen Hisarının kuzeyindeki burcu yetmiş yaşlarındaki Sarıca Paşa, en güneydeki burcu Zağanos Paşa, kıyıdaki burcu da Halil Paşa yaptırıyor, Sultan da geri kalan ve
İntizam, iş bölümü, çalışma gayretinin bütünüyle ortaya döküldüğü kale yapımında beş ilâ altı bin işçi ve usta çalışmıştı. Adâlet işlerini ön plâna aldıran Sultan Mehmed Han, işçi gruplarını bulundukları muhitin kâdıları ile birlikte getirtmişti. Ağır suç işleyenlere ölüm cezâsı verileceği herkese duyurulmuş, işini en iyi ve çabuk bitirene büyük mükâfatlar verileceği bildirilmişti. İnşâat gayretli çalışmaların sonunda Ağustos ayı içinde bitirildi. Çeşitli kaynaklara göre üç veya dört ay içinde bitirilen kale 250x125= 31.250 m2lik alanı kaplıyordu. En dar yeri batı-doğu yönü üzerinde 125 metredir. Kalede, kuzeyde, güneyde tepeler üzerinde ve biri de doğuda
Sarıca Paşa Burcu, 28 m yükseklikte, dış çapı 23.80 ve duvar kalınlığı 7 metredir. Kıyıdaki Halil Paşa Burcu 22 m yükseklikte olup, dış çapı 23.30, duvar kalınlığı 6,5 metredir. Zağanos Paşa Burcu ise 21 m yüksekliğinde, dış çapı 26.70 metredir. Sarıca ve Zağanos burçları yuvarlak. Halil Paşa Burcu ise, 12 köşeli olarak yapılmış, üstleri kurşun ile örtülmüştü.
Kalenin içinde evler, câmi, sarnıç, yiyecek cephâne ve malzeme depoları yapılmış, ağır toplar, Hisar-ı Beççe’nin mazgallarına yerleştirilmişti. Kalenin ilk komutanı Firuz Ağanın emrine dört yüz asker verilmişti. Bundan sonra Boğaz’dan geçecek bütün gemiler muayyen bir vergi ödeyeceklerdi. Emre itâat etmeyenler derhâl batırılacak, Boğaz’ın en dar yerinde (660 m) karşılıklı iki kaleden açılacak atışla izinsiz hiçbir şey geçemeyecekti. İlk defâ aynı sene Kasım ayı içinde Karadeniz’den gelen iki Venedik gemisi, izinsiz geçmek istedi. Derhâl ateş açıldı. Arkasından Antonio Rizo’nun kaptanı olduğu gemi batırıldı. Böylece dünyânın en stratejik boğazının iki yanına hâkim olan Osmanlılar, İstanbul fethinin ilk adımını atmış oldular.
1509’daki İstanbul zelzelesinden büyük zarar gören hisar, çok kısa zamanda tâmir edildi. 1746’da yangın geçiren hisar, Üçüncü Selim Han (1789-1807) zamânında son olarak tâmir edildi. Fâtih Kanunnâmesine göre yatsı namazından sonra, sabah namazından önce nevbet vurmak gerekliydi. Cumâ ve bayram günleri bayrak çekilmesi ve pâdişâhlar hisar önünden geçerken top atışı ile selâmlanması yine aynı kânunda belirtilmişti. On yedinci yüzyıldan îtibâren hisarın çevresine kurulan mahallelerle bir semt meydana geldi.
Hisarın deniz müzesi hâline getirilmesi için 1917’de bir proje hazırlandı ise de, Birinci Dünyâ Harbinin sonunda bundan vazgeçildi. 1953’te baştan sona tâmir edildi. Hisar’ın KaleiçiMahallesi istimlâk edilerek tamâmı müze hâline getirildi.
Hisar çeşitli adlarla anıldı. Fâtih Sultan Mehmed Hanın bizzat Boğazkesen adını verdiği Hisar’a, Yenihisar, Yenicehisar, Yenikale, Nikhisar (Güzelhisar), Başkesen adları da verildi. Fakat zamanla bulunduğu yerden dolayı Rumeli Hisarı adı diğerlerini unutturdu.
Yapımı
Hisarın yapımda kullanılan keresteler
Rumelihisarının Saruca Paşa, Halil Paşa ve Zağanos Paşa adlarında üç büyük ve Küçük Zağanos Paşa ile 13 adet irili ufaklı burcu bulunmaktadır. Zemin katları ile birlikte Saruca Paşa ve Halil Paşa kuleleri 9 katlı, Zağanos Paşa Kulesi ise 8 katlıdır. Saruca Paşa Kulesinin çapı 23,30 metre, duvar kalınlığı 7 metre, yüksekliği ise 28 metredir. Zağanos Paşa Kulesinin çapı 26,70 metre, duvar kalınlığı 5,70 metre, yüksekliği ise 21 metredir. Halil Paşa Kulesinin çapı 23,30 metre, duvar kalınlığı 6,5 metre ve yüksekliği de 22 metredir.
Hisarın büyük kuleleri birleştiren çevirme duvarlarının kuzeyden güneye uzunluğu 250 metre, doğudan batıya uzunluğu ise 125 metredir. Dağ Kapısı, Dizdar Kapısı, Hisarpeçe Kapısı ve Sel Kapısı olmak üzere 4 ana ve Mezarlık Kapısı adlı bir tali kapısı vardır. Güneye bakan kulenin yakınında, cephane ve erzak mahzenlerine giden yolların ucunda, 2 gizli kapısı da bulunmaktadır. Biri tıkalı iki su mecrası, ikisi kaybolmuş üç çeşmesi vardır. Camiden günümüze yalnızca yıkık minaresi kalmıştır.
Onarım
Rumeli Hisarı,
Bugünkü Durumu
Rumeli Hisarı bugün müze ve açık hava tiyatrosu olarak kullanılmaktadır. Hisarda açık teşhir yapılmakta, sergi salonu bulunmamaktadır. Toplar, gülleler veRumeli Hisarı ayrıca İstanbulun Sarıyer ilçesine bağlı bir semttir. Her yılın yaz döneminde konserlerin başladığı mekan olarak da bilinir. Ayrıca çok sayıda balık restoranı mevcuttur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder